2 Temmuz 2009 Perşembe

The Birdcage - Room3

2 Temmuz 2009 Perşembe


Merabalar sevgili okurlar. Kaybolmuşluğun içinden olağanüstü bir durumdan ötürü çıktığımı bildirip sizi kucaklıyorum. Kavuşma merasimini uzatmadan konuya gireyim hemencecik. Bildiğiniz (veya yeni öğreniyorsunuz) gibi bu yakınlarda loveofthecommonpeople etkinlik bıdısı var ve bu olayla ilgili sevgili Yiğit arkadaşım Merve adında sıradışı müzikler yapan bir müzisyen de çağırmış. Ben de merak ettim araştırdım, buldum. Myspace'de thebirdcage0000 adında bir sayfası var merak eden oradan ulaşabilir kendisine, zira ben de öyle yapmayı planlıyordum ama sonradan olayın büyüsünün bozulmaması açısından o gün tanışmaya karar verdim (iple çekiyorum). Neyse, yeterince anlattım, ama sanırım daha albüm için hiçbir şey söylemedim.

Kapıdan geçerken lütfen bedenlerinizi kenara bırakın çünkü ruhunuzla uzun bir yolculuğa çıkacaksınız.

Kapıyı geçtikten sonra biraz ilerlerseniz oradaki elma ağacını göreceksiniz. Ona yaklaştıkça bir müzik çalınacak kulağınıza gidip ağacın altında oturma isteği uyanacak ruhlarınızda. Oturunca etrafınızı çevreleyecek ve düşüncelerinizi dans ettirecek. Ritmin en ufak değişikliği bile ruhlanıza yansıyacak. Kulağınıza sözler fısıldanmaya başladığında dünyadan uzaklaşacaksınız. Küçük bir prens gibi galaksiyi dolaşacak yıldızlara dokunup onlarla konuşacaksınız. Hemen ardından bir düş görmeye başlayacaksınız. Bulduğunuz bir gezegene oturacaksınız. Gözlerinizi kapatınca günün maviliğinde bulutlar arasında uçacaksınız, en derin maviye dalıcaksınız ve orada kendi dünyanızı yaratmaya başlıyacaksınız. Ve Gabriel ile tanışacaksınız. Size gel gitler yaşatacak başta ama daha sonra ruhunuzu okşayacak. Dünyanızdaki eksikleri tamamlatacak. Sonunda Gabriel, Molinin Yakasına götürecek ve karanlıkla birlikte ortadan kaybolacak. Gecenin içinde sanki dalga sesleri duyacaksınız ve bu seslere uzaklardan gecenin bir yarısı çalınan piyanonun açık pencereden giren ezgisi karışacak. Yakınlarınızda bir konuşma duyacaksınız. Ufak bir kız çocuğu hafiften kikirdeyecek yanındakilere ve senin dünyanı anlatacak. Sabah olmak üzereyken piyanonun son notalarını duyacaksınız. Gecenin siyahına turuncu ve sarı karışacak. Güneş henüz doğmamışken üşüyeceksiniz. Yanınızda bir araba duracak ve güneşin ilk ışığı yüzünüze vuracak. Bir şelalenin yanında durduğunuzu göreceksiniz. Soğuktan titredikçe güneşin doğuşunu daha bir heyecanla bekleyeceksiniz. Daha tamamını göremeden geri sayım duyacaksınız ve yavaş yavaş hayalinizin sona erdiğini anlayacaksınız. Gökyüzü herzamanki maviliğine bürünmeyecek. Bir ressamın tuvalindeki vanilya renkli gökyüzüne dönüşecek. Ve dünyanızın yıkılış sesleri çınlayacak, etrafta yalnız ve hüzünlü bir çocuk dolaşacak; ağlayacak. Son kez rüzgar esecek cam bardaklara vuracak piyanonun tuşlarına dokunacak ve uyanacaksınız. Elma ağacının altından kalkacaksınız kapıya yöneleceksiniz. Müzik ruhunuzu terk edecek. Kapıdan çıkarken bedeninizin yanında bir greyfurt bulacaksınız.

room3

2 yorum:

Selofan dedi ki...

hey!
albümü tekrar upload eder misiniz?

bu albüm 10 kere indirildikten sonra kendi kendini imha etmiş çünkü.

bördi dedi ki...

http://www.mediafire.com/?sharekey=5f4f2946144187c37432d3c9683f450afff22e562b9a8c5f5be6ba49b5870170

Search

 
◄Design by Pocket► Distributed by Blogspot Templates